Ramazan ayında, uzun oruç ve ardından kontrolsüzce yenilen yemekler midede ağrı, yanma, gaz, şişlik, hazımsızlık, kramplar ve reflüyü tetikleyebileceğini belirten Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Murat Keskin, “Bu sebeple sağlıklı ve düzenli yeme alışkanlığımıza bu ayda da önem göstermemiz gerekiyor. Uzun süreli açlıktan korunmak için, mutlaka sahur yapılmalı, ağır yağlı, baharatlı, acılı gıdalar yerine daha hafif olan çorba, süt ürünleri, sebze ve zeytinyağlı yemekler tercih edilmelidir. Sahur ve iftarda alınan gıda miktarı azaltılmalı, iftardan sonra yaklaşık bir buçuk saat aralıklarla iki ara öğün alarak yeme düzeni oluşturulmalıdır. İftar ve sahurda gıdalar iyice çiğnenerek ve yavaş yavaş yenilmeli, hızlı yemekten kaçınılmalıdır” diyerek sözlerine şu şekilde devam etti:
“İftar ve sahurda ağır yağlı ve şerbetli tatlılar yerine, sütlü ve meyve tatlıları tercih edilmelidir. Sindirim problemine yol açmamak için kızartılmış, kavrulmuş besinler yerine haşlanmış, fırında ve ızgarada yapılmış yemekler tüketilmelidir. İftara hafif yemeklerle başlanmalı, ardından az yağlı sebze ve et yemeği veya salatayla devam edilmelidir. Öğünlerde alınan sıvı miktarı arttırılmalı, günde en az 2-2,5 litre su ile beraber taze sıkılmış meyve suları, sebze suları, ayran gibi içecekler tüketerek vücudun sıvı ihtiyacı karşılanmalıdır.”
Sahur ve iftarda büyük porsiyonlar yerine, küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmesine de dikkat edilmesi gerektiğini belirten Keskin, “Sık sık yeme şekli tercih edilmelidir. Hareketsizlikten özellikle kaçınılmalı, öğünlerden sonra kısa süreli yürüyüşler, hafif egzersizler yapılmalıdır. Özellikle reflüden kaçınmak için, sahurda yemekten en az yarım saat sonra yatılmalıdır. Son olarak mide ve karındaki gaz ve şişkinliği, aynı zamanda kabızlığı engellemek için sebze, meyve, kepekli ekmek, kuru baklagiller gibi yüksek lifli gıdaların alınmasına özen gösterilmelidir” dedi.