Isparta’da 21 Haziran’da, 2 aylık hamile Rabia Yılmaz’ın annesinin evi olan Hızırbey Mahallesi 111. Cadde’deki 3 katlı apartmanın 3. Katına gelen inşaat işçisi Ayhan Y. (42), çıkan tartışmada silahını ateşledi.
Eşi tarafından vurulan Rabia Yılmaz ile karnındaki bebeği, olay yerinde yaşamını yitirdi.
Olay sırasında evde bulunan ve başını sıyıran kurşun nedeniyle hafif yaralanan Rabia Yılmaz’ın annesi Ayfer Aydınlı ise hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edildi.
Hazırlanan iddianamede Ayhan Y. hakkında ‘tasarlayarak kadın olan eşe karşı kasten öldürme’, kayınvalidesi Ayfer Aydınlı’ya karşı ise ‘kasten öldürmeye teşebbüs’, ‘konut dokunulmazlığını ihlal etme’, ‘ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma’ suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası talep edildi.
İlk duruşma Isparta 1’inci Ağır ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Aykan Y., tarafların avukatları ve aileleri katıldı.
“Çocuk senden değil, seni öldüreceğiz tehditleri aldım”
İHA’nın haberine göre; yaklaşık 6 yıldır beraberlikleri olduğunu ve birliktelik sürecinde eşi ve kayınvalidesinden tehdit aldığını öne süren sanık Ayhan Y., şu ifadeleri kullandı:
“Nisan 2022’de resmi nikah kıydık. Önceden eşimle aramız iyiydi. Eşim hamile kaldıktan sonra aramız açıldı. Çocuk senden değil, seni öldüreceğiz tehditleri aldım. Benim eski eşimden çocuğum olmadı, tedavi de görmedim.” “Kayınvalidem ve eşim bazı eşyaları almış evden” Uzaklaştırma kararı olmasına rağmen eşinin eve girip ziynet eşyalarını ve bir miktar para aldığını söyleyen Ayhan Y., “Oturduğum sitenin kameraları var. Kayınvalidem ve eşim bazı eşyaları almış evden, ben de daha fazla eşyam gitmesin diye anahtarı değiştirdim.”
“Sen erkek değilsin, senin çocuğun olmaz”
Olay günü kayınvalidesinin evine balkondan girdiğini söyleyen Ayhan Y., “Tehdit aldığım için silah temin ettim. Evin ışıkları yanmıyordu. İçeri girdim bekledim, hiç ışıkları açmadım. Eve girdiklerinde eşimle konuşma fırsatım olmadı. Kayınvalidem, ‘Sen kimsin, kızım seni istemiyor. Seni öldüreceğim’ dedi. O sırada silah belimdeydi. Kayınvalidem, ‘Sen erkek değilsin, senin çocuğun olmaz’ deyince kendimi kaybettim.
“Olay yerinden ayrıldıktan sonra 8 saat ağladım”
Hedef gözetmeksizin ateş ettim. Asla böyle bir şey yapmayı düşünmüyordum. Eşimi seviyordum. Kayınvalidemi korkutmak ve eşimle tekrar bir araya gelmek için doğrulttum. Olay yerinden ayrıldıktan sonra 8 saat ağladım. Konteynere geldim, düşündüm. Ertesi gün teslim olmaya karar verdim.” dedi.
“Kızımı kesinlikle yalnız bırakmıyordu”
Duruşmada maktulün annesi Ayfer Aydınlı da dinlendi.
Olay günü komşusuna çay içmeye gittiğini ifade eden anne Aydınlı, “Saat 11 gibi eve geldik. Kapıyı açtık, salon kapısını açtık, iki adım attık ateş etmeye başladı. Kızım bana, ben kızıma ‘Kaç’ dedik. Ben merdivenlerden kaçarken arkamdan da ateş etti. Ben hiçbir şekilde onu tehdit etmedim, çocuğun başkasından olduğunu da demedim. Kızımla evlendikten sonra arabasını elinden almıştı. İşe kendisi getirip götürüyordu. Bize bile birlikte geliyorlardı. Kızımı kesinlikle yalnız bırakmıyordu. Kızımın defnedildiği gün koltuğun altında sanığın ayakkabılarını gördüm. Emniyete haber verdim, emniyetten geldiler aldılar. Sanıktan şikayetçiyim.” şeklinde konuştu.
“Sanığa en üst cezayı vereceklerine inancımız tam”
Mahkeme sonrası basın açıklamasında bulunan Avukat Erol Taslak, “Cinayetle ilgili ilk duruşma görüldü. Duruşmada sanık beyanları ve müşteki Ayfer hanımın beyanları alındı. Şu durumda sanığın tutukluluk hali devam ediyor. Biz sanığın en yüksek ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını bekliyoruz. Devletin ve mahkemelerin mutlaka kadını koruyacağı, hakkaniyete uygun olarak yargılama sonucunda sanığa en üst cezayı vereceklerine inancımız tam.” ifadelerini kullandı.
“Hiçbir anne bu acıyı yaşamasın”
Sanık ifadesinin kurgu olduğunu düşündüğünü dile getiren Taslak, “Sanıklar mahkemelerde kendi lehine olabilecek her iddiada bulunabilirler. Gerçek ya da gerçeğe aykırı beyanda da bulunabilirler. Bunun araştırılmasını, gerçeğe uygun karar verilmesini mahkeme heyeti zaten kendisi yapacaktır.” dedi.
Duruşma sonrası anne Ayfer Aydınlı, “Hiçbir anne bu acıyı yaşamasın, aldığı ceza büyük olsun”. diyerek gözyaşlarına hakim olamadı.
Mahkeme heyeti duruşmayı 28 Şubat 2023 tarihine erteledi.